31 Aralık 2020 Perşembe

Irazcanın Dirliği - Fakir Baykurt


Fakir Baykurt'un yazdığı Yılanların Öcü serisinin ikinci kitabı olan Irazca'nın Dirliği'nde ilk kitapta başını gösteren yılanlar yavaş yavaş sokmaya başlar. Fakir Baykurt bu eserinde de yine köylü sorunlarına, bu sorunlara çözüm bulunmamasına değinmiştir. Muhtarın oğlu ve Deli Haceli'nin kardeşinin Kara Ahmet'i taciz etmesi ve Kara Bayram'a saldırması bütün ipleri kopartır. Kara Bayram bu olanlardan sonra köyden göç etmeye karar verir. Fakat anası Irazca'yı şehre gitmeye ikna edemez. Bayram köyden göçünce tabiri caizse Irazca'nın dirliği düzeni kalmamıştır artık.

Kitaptan birkaç alıntı;

* Bu kötü hallarımız maşara gadar sürüp gidecek!.. Ölecez gidecez bir dirlik düzenlik görmeyecez!..

* Yoksulu sevindirmek ne kolay! Ufacık bir ilgi, gönlünü almaya yetiyor!

* İnsanın gülüp gürleyeni, her dayim eyidir. Duvarı nem yıkar, yiğidi gam! Gamlanacağına, gülüp şenlensin. Çatlatsın düşmanlarını, çatlatsın düşmanlarını...

* Aklıma öyle kötülükler geliyor ki, iki elimle yüreğimi dutup sıkıyorum. Kendimi zor zaptediyorum. Benim için, bir gün delirivermek işten değil...

* Korkulu düş görmekten uyanık durması eyidir.

* Zulüm insan kısmına en böyük kötülük. İnsanın insana zulmü haram.

* Ölünce dinlenir bizim köyde, köylerde karılar...

30 Aralık 2020 Çarşamba

Toprak Ana - Cengiz Aytmatov

Toprak ve bir kadının arasındaki kopmaz bir bağ... Eşini ve çocuklarını savaşta kaybetmiş bir kadının her olumsuzluğa rağmen vazgeçmemesinin öyküsünün anlatıldığı unutulmaz bir eser... Cengiz Aytmatov`un kaleminden bir başyapıt daha...

Kitaptan birkaç alıntı:
* Gözlerimi kapayabilir, kulaklarımı tıkayabilir, ama düşünmeden edemezdim.

* Gerçek mutluluk, yavaş yavaş, azar azar gelir...

* Okumayı çok sever, her zaman kitaplara dalıp giderdi. Onun en çok sevdiği şey, ona en değerli ödül kitaptı.

* İyilik yola düşen, yoldan toplanan bir şey değildir. Tesadüfen ele geçen bir şey değildir. İnsan iyiliği ancak başka bir insandan öğrenir.

* Hayat büsbütün yitirilmedi, küçük bir tomurcuk kaldı...

* Gördüğün gibi yalnızım, hep yalnız...

* Bu dünyadan insanlar göçüp gider ama yaptıkları iyi şeyler kalır.

* İyi ve kara günlerde beraber olacağız, mutluluğu da, felaketi de paylaşmasını bileceğiz.

* Düşünmeden edebilir miydim? Gözlerimi kapayabilir, kulaklarımı tıkayabilir ama düşünmeden edemezdim..

* Analar çocuklarını yaşasınlar diye doğururlar, dünyada mutlu olsunlar diye doğururlar..

* Hiç kimse kendi yazgısını bilemez...

* Mutluluk, birbirini tamamlayan ufak tefek şeylerin birikmesinden doğuyor.

* Sen kadınsın. Sen her şeyin üstündesin, daha bilgesin. Bir insansın sen! Onlara sen anlat!

* Türküler insanı arıtır, birbirine yaklaştırır.

29 Aralık 2020 Salı

Yılanların Öcü - Fakir Baykurt

Dönemin köy hayatını, o dönemin yönetimi altında ezilen köylülerin hayatlarını anlatan klasik ve okunması gereken bir serinin ilk romanı.
Haceli'nin Irazca'nın evinin önüne ev yapmaya çalışmasıyla başlayan hikaye aslında o dönemin yönetimine karşı olan bir başkaldırının ilk sesleridir ve de yılanlara karşı olan savaşın ilk belirtileridir.

Kitaptan birkaç alıntı;

- Öyle oyunlara geldik ki biz!.. Biz hiçbir numarayı kolay kolay yutmayız artık! Çiğdik, piştik... Kördük, açıldık... Uyuttulardı, uyandık!

- Yılanlar yılanken sizin gibi alçakların hakaretine dayanamadı da, siz insan olduğunuz halde bunca hakarete, bunca zulme, zillete nasıl dayanıyorsunuz behey, heheeeey...

- Günler geçip gidiyor. Gençlik gidiyor. Dünya gidiyor. Gelimli gidimli dünya, ahir son ucu ölümlü dünya! Ölümlü, ama dönümlü değil...

- Kadına el kaldıran adam değildir.

- “Sevmeliiii, sevmeli!..”... “Dünya da insan birbirini sevmeli! Sevmezse günler tükenmez! Sevmezse dünya zindan olur. Sevmezse yaşadığının farkına varamaz.

- Kader diye bir şey yoktur!

22 Aralık 2020 Salı

Deniz Küstü - Yaşar Kemal

Bir cinayetin ardından gelişen olaylar çerçevesinde bütün çıplaklığıyla resmedilen İstanbul, Yaşar Kemal'den güzel bir eser daha...

Kitaptan bir kaç ufak alıntı:

- Niçin bu kadar öldürmeyi, yok etmeyi, parçalamayı seviyor insanlar? İnsan yumuşak başlı, iyilik dolu bir yaratıktır, ağız dolusu gülen, yürek dolusu ağlayan, iliklerine kadar duygulanan, seven bir yaratıktır insanoğlu… Bu öldürme, yok etme, öfke, öç, sevgisizlik neden? Niçin koparıyorlar çiçekleri, birisi tok da yüz bini niçin aç, o tok da bu kadar gözün altında, öfkenin içinde iflah oluyor mu? Tok olan niye bu kadar ahmak?

- Dünya yiyecekle dopdolu. Nereye elini uzatsan yiyor doyuyorsun. Ot, çiçek, kuş, balık, meyve, tohum, elini neye atsan… Tanrı vermiş insan için, bol bol, ama herkes aç…

- Bundan sonra dünya onun için karanlık bir ormandı, yolu izi belli olmayan.

- Oysaki bu dünya böyle, bu insanlar böyle. Benim elimden ne gelir ki... diyemiyorum, içim götürmüyor, bir yerlerimden bir kire, iyi olmayan, dostça olmayan bir şeye bulaşmış gibi oluyorum. İçim kararıyor, içimin karanlığını delemiyor, uzun bir süre içimi arındıramıyorum...

Kuyucaklı Yusuf - Sabahattin Ali

İhtiras, intikam hırsı ve her şeye göğüs geren unutulmaz bir aşk hikayesi. Sabahattin Ali'nin kaleminden bir başyapıt...

Kitaptan bir alıntı:
Konuşmaya ne lüzum vardı? Bütün güzel laflardan ve boş insanlardan sıkılan bu mahlukları birbirlerinin sessiz mevcudiyeti yorgunluk verecek kadar yoruyordu.

Uçurtma Avcısı - Khaled Hosseini

Bir çocuğa vicdanı ve çevresi nasıl bir savaş açar, o çocuk o savaşlardan nasıl galip gelir, Afgan Savaşında hayatlar nasıl yok olmuş? Bunu en iyi şekilde yansıtan eserlerden biri, bir başyapıt, herkesin mutlaka en az bir kere okuması gereken muhteşem bir eser...

Kitaptan birkaç alıntı:

* Çocuklar boyama kitabı değildir. Onları en sevdiğin renklere boyayamazsın.

* "Çalmaktan daha kötü bir suç yoktur, Emir," dedi. Baba. "Kendisine ait olmayan bir şeyi alan insan, bu ister bir can olsun isterse bir dilim nan... "

* "Bir insanı öldürdüğün zaman,bir yaşamı çalmış olursun," dedi baba. "Karısının elinden bir kocayı, çocuklarından bir babayı almış olursun. Yalan söylediğinde, birinin gerçeğe ulaşma hakkını çalarsın. Hile yaptığın, birini aldattığın zaman doğruluğu, haklılığı çalmış olursun . Anlıyor musun?

* Gözlerin ruhun aynası olduğu söylenir.

* Yalnızca bir gülümsemeydi, hepsi bu. Her şeyi düzeltmiş değildi. Hiç bir şeyi düzeltmemişti. Belli belirsiz bir tebessüm. Minicik bir şey. Ormandaki bir yaprak; ansızın havalanan bir kuşun kıpırdattığı bir yaprak.

* 'Senin bu kadar mutlu olmana, ancak senden bir şey almaya hazırlandıkları zaman izin verirler.'

* Vicdanı olmayan, iyiliği bilmeyen bir insan acı da çekemez.

* Onu düşünmek bile yüreğimin kekelemesine yetiyordu..

* Afganistan'da çocuk çok ama çocukluk yok.'
Dünyada öyle değil mi, insan çok ama "insanlık" yok..

* "Çünkü tarih kolayca silinip atılacak bir şey değildi."

* Özü sözü doğru olanların ortak yönü de budur: Karşısındaki kişinin de içten konuştuğunu sanırlar.

* Yalan söylediğinde, bir insanın gerçeğe ulaşma hakkını çalarsın.

Bir Çift Yürek - Marlo Morgan

 Aborjin yerlilerinin yaşamlarını ve bu yaşantının aslında bütün insanların ortak bir yaşantısı olduğunu fakat bizim buna ne kadar yabancı o...